DEVA Partili Hasan Karal, Karal, 2024 yılında yurt içi kurban kesim bedelinin 11 bin 750 TL, yurt dışı bedelinin ise 4 bin 750 TL olarak açıklayan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, 2025 yılı için yurt içi fiyatı 13 bin 500 TL’ye yükseltirken, yurt dışı için bu rakamı 5 bin 450 TL olarak belirlediğini anımsattı. 

Kurban fiyatlarındaki artışın arkasındaki asıl nedenin sadece enflasyon olmadığını, yanlış hayvancılık politikalarının yıllardır birikerek geldiğini kaydeden Karal, “Ülkemiz ne yazık ki kendi hayvan varlığını yönetemeyen, çiftçisini desteklemeyen ve üreticiye yük olan bir tarım politikası içinde debeleniyor. Hayvancılığı kendi kaderine terk eden bir yönetim anlayışı, bugün bu ülkeye kurbanlık bile yetiştiremez hale geldi. Et fiyatları aldı başını gitti; çünkü hayvan kalmadı, yem pahalı, mera yok, destek yok. Hükümet ithalata sarılıyor ama bu pansumanla kangreni tedavi etmeye çalışmak gibidir. Bugün kurban kesecek hayvanı bile başka ülkelerden getirme noktasına gelen bir tarım politikası iflas etmiş demektir.” diye konuştu.

Milletvekili Karal, Türkiye’de bir vatandaşın kurban kesebilmesi için Afrika’daki bir ihtiyaç sahibinin 3 katından fazla bedel ödemesi gerektiğinin altını çizdi. Diyanetin bağış yaptığı ülkeler arasında Somali, Çad, Sudan, Mozambik, Ruanda, Cibuti gibi ekonomik açıdan çok kötü durumda olan ülkeler bulunduğunu dikkat çeken Karal, kurban kesim bedellerinin Türkiye’deki yüksek enflasyon oranlarını ve kötü ekonomi yönetimini tescillediğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün Türkiye’de bir vatandaşın kurban kesebilmesi için, Afrika’daki bir ihtiyaç sahibinin 3 katından fazla bedel ödemesi gerekiyor. Ne yazık ki kurban ibadeti, artık yurt dışındaki yoksul coğrafyalardan bile daha maliyetli hale geldi. Bu tablo yalnızca soframızı değil, inancımızı da kuşatan yanlış ekonomi politikalarının açık bir sonucudur. Bir emekli, sadece kurban kesmek istese neredeyse maaşının tamamını feda etmek zorunda kalıyor. Hükümetin izlediği yanlış hayvancılık politikaları ve artan maliyetler yüzünden vatandaş, kurban ibadetini bile tercih yapmak zorunda kalarak yerine getirmeye çalışıyor. Bu tablo, yalnızca ekonomik değil; aynı zamanda derin bir sosyal iflasın göstergesidir.”