Çin’in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Fu Cong, ABD’nin Xinjiang meselesini kasıtlı olarak kışkırtarak Çin’in içişlerine müdahale etmeye çalıştığını ve bu tutumun ABD’nin hegemonik yaklaşımını ve çifte standartlarını açıkça ortaya koyduğunu belirtti.

Fu Cong, dün BM ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) tarafından ortaklaşa düzenlenen bir toplantıda yaptığı konuşmada, ABD’nin Xinjiang konusunda yönelttiği asılsız suçlamaları kararlılıkla reddettiklerini ve bu tür söylemlere kesinlikle karşı çıktıklarını ifade etti.

Temsilci Fu, Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde bugün tarihinin en istikrarlı ve en gelişmiş dönemlerinden birini yaşadığını; bölgede sosyal barış, ekonomik kalkınma ve halkın refahının sürdüğünü, farklı etnik grupların barış ve uyum içinde bir arada yaşadığını vurguladı.

Son altı yıl içinde, aralarında çok sayıda İslam ülkesinin de bulunduğu yüzlerce ülkenin, BM Genel Kurulu’nun Üçüncü Komitesi’nde (sosyal, insani ve kültürel sorunlarla ilgilenen bir komite) Çin’in tutumuna çeşitli şekillerde destek verdiğini hatırlatan Fu Cong, bu ülkelerin, insan hakları konularının siyasallaştırılmasına ve bu gerekçeyle ülkelerin içişlerine müdahale edilmesine karşı çıktığını belirtti. Fu, ABD’nin Çin karşıtı söylemlerle kutuplaşmayı körükleme çabasının başarısızlığa uğradığını vurguladı.

Konuşmasında ABD’nin çifte standartlarını da eleştiren Fu Cong, Washington’un Gazze’de yaşanan “yeryüzü cehennemine” ve Filistin halkının maruz kaldığı tarihi adaletsizliğe sessiz kaldığını, aynı zamanda kendi ülkesindeki silahlı şiddet, ırk ayrımcılığı ve sosyal eşitsizlik gibi ciddi sorunları görmezden geldiğini dile getirdi.

Fu, ABD'nin insan hakları kisvesi altında diğer ülkelerin içişlerine müdahale etmesini kabul edilemez bulduklarını belirterek, ABD'ye öncelikle kendi iç sorunlarıyla yüzleşmesi ve uluslararası barış ile güvenliği koruma sorumluluğunu yerine getirmesi çağrısında bulundu.